Austria Wien - Fenerbahçe 0 - 2

Fenerbahçe'ye galibiyeti getiren golleri 8. dakikada Joshua King ve 89. dakikada Serdar Dursun kaydetti.

Gönderildi  544 Görünümler güncellenmiş 2 yıl önce

Fenerbahçe , Avrupa Ligi’nde gruplara kalmak için Austria Wien ile karşı karşıya geldi. Sarı-Lacivertli ekip deplasmanda Avusturya temsilcisini 2-0 mağlup ederek Avrupa Ligi'nin kapısını araladı.

Fenerbahçe, Play-Off Turu rövanşında 25 Ağustos Perşembe günü Austria Wien'i Kadıköy'de konuk edecek.

Serdar Dursun kötü başladığı mücadeleyi, 89. dakikada sonucu belirleyen golü atmasıyla iyi bitirdi.

Image

Faik Çetiner - Sıklet farkı!

Austria Wien karşısında Jesus’un sahaya sürdüğü 11’i ne tahmin edebilen çıkardı, ne de şaşırmayan. Kasımpaşa maçının en iyilerini kulübeye çeken Portekizli hoca defansı 3’lü yapıp (LemosSzalai-Peres) önlerine Crespo ile İsmail’i (Kart görme konusunda akıllanmamış) koymuş, sağ kanada Ferdi’yi sol kanada da yeni transfer Alioski’yi monte etmiş, Rossi, Serdar Dursun ve King’i de ileri salmıştı. Eskiden olsa Avusturya takımları bizi ürkütürdü. Fenerbahçe karşısında seyrettiğimiz takım ise kendi evinde oynamasına rağmen, bizi hiç korkutmadı. Genç bir takım, enerjileri yüksek, iyi niyetle oynamaya çalışıyorlar, tek yıldızları yok. Maç boyunca Altay’ı ciddi şekilde rahatsız edemediler. Kısacası iki takım arasında, sıklet farkı vardı.

Rahat kazanır

Fenerbahçe ilk ciddi ani atağında golü King’le erken buldu. Golden sonra bırakın farkı, Fenerbahçe’nin pozisyon bulamayışını da yaratıcı oyuncuların sahada değil, kulübede oluşuna bağladık. Rakibin gücü, kalitesi ve kapasitesi de Fenerbahçe’yi zorlayacak düzeyde olmayınca maç içinde fazlaca sıkıntı yaşanmadı. Jesus genelde devre arası hamle yapmayı sevmiyor. Hamleleri yine son 30 dakikada yaptı. Sakatlanan King’in yerine dün gecenin öne çıkan ismiydi. Lincoln’u, Crespo’nun yerine da Zajc’ı ikisini bir arada oynatmıyor aldı. Sonra skoru koruma adına Gustavo, Novak, Arao oyuna girdiler. Futbol olarak çok keyif vermeyen maç, skor olarak Fenerbahçe’yi güldürmüş oldu. İlk raundu kazanan Fenerbahçe bu sıklet farkıyla, ikinci raundu da rahat kazanır. Not: Bu kadar rotasyona rağmen Arda Güler’e ödül olarak bir yer açmak çok mu zor bay Jesus?

Joshua King; Fenerbahçe'nin son oynadığı karşılaşmada gol ve gol pası yapan 30 yaşındaki oyuncu, Austria Wien karşısında da 8. dakikada takımını öne geçiren golü kaydetti.

Image

Uğur Meleke - Jesus risk aldı ama sonuç gayet iyi

Dün Jesus’un Fenerbahçe’nin başında (6’sı hazırlık, 7’si resmi olmak üzere) 13’üncü müsabakasıydı.

Jesus ilk kez ana plan olarak klasik 4-1-3- 2’nin dışına çıktı. Takımını 3’lü savunma ve 3’lü hücumla sahaya çıkardı. Bunun iki nedeni olabilir: Zayıf bir ihtimalle, rakibinin de üçlü savunma ve Tabakovic’siz üçlü hücum tercihi olduğu bilgisini alınca vermiş olabilir bu kararı. Ama daha güçlü olan ihtimal, Ağustos’ta sekiz maç oynayan takımını döndürmek, yeni oyuncular kazanmak. Ve farklı dizilişleri oynama kabiliyetine kavuşmak.

DAHA BÜYÜK RİSKİ SEÇTİ

Elbette, santra itibariyle 3-4-3’ün riskli bir tercih olduğunu kabul edelim. Eğer Avusturya’dan kötü bir sonuçla dönülseydi de büyük ihtimalle tüm spor kamuoyu Jesus’u aldığı bu risk nedeniyle eleştirecektik. Zira Kasımpaşa maçında yakalanan ana plan başarılıydı, o 11’e iki-üç rötuş yaparak pekala daha az risk alabilirdi Viyana’da. Ancak Jesus daha büyük riski almayı tercih etti. Alioski, Lemos, İsmail gibi sürpriz oyuncularla kurduğu 3-4-3’ü denedi Avusturya’da.

KING BULDOZER GİBİYDİ

Elbette takım kaliteleri arasındaki uçurumu da dikkate alıyorum, ancak Fenerbahçe’nin taktiksel olarak 3-4-3 konusunda da sınıfı geçtiğini söyleyebilirim. Austria Wien mütevazı bir kadroyla mücadele ediyor. Geçen sezon takımın yarısını kaybettiler, üstelik puan ve para cezası da aldılar. Dün ilk 11’de 20 yaş altı 4 oyuncuyla çıktılar sahaya. Ama dinamikler. Coşkulular. İştahlı bir top oynadılar. Fenerbahçe’yse genç ve enerjik rakibine karşı olgun bir tavır ortaya koydu. Orta sahada İsmail ve Crespo’nun kazandığı toplarla Rossi ve King’in koşu yollarını beslediler ana plan olarak. 60 dakika sahada kalabilen King buldozer gibiydi. Kasımpaşa maçında bıraktığı yerden devam etti öldürücü sprintlerine

LEMOS ENDİŞE VERİYOR

King, Rossi, İsmail ve Crespo gibi iyilerin yanına Alioski’yi de yazabiliriz. Fiziksel durumu iyi. Savunma üçlüsündeyse özellikle Lemos endişe veren bir futbol oynadı. 48’de taca bırakabilecekken rakibine hediye ettiği top akıl almaz bir hataydı mesela. Jesus’un Lemos konusunda çok ısrar edeceğini sanmıyorum doğrusu.


Tepkiniz?

0
LOL
0
LOVED
0
PURE
0
AW
0
FUNNY
0
BAD!
0
EEW
0
OMG!
0
ANGRY
0 Yorumlar